23 Şubat 2014 Pazar

Kara Bulutlar

İçimde kara bulutlar…
Gök gürültüsü, yağmur...ve sağanak yağış.
Her bir cümlenin ardında gök gürültüleri duyuluyor, şimşekler çakıyor. Savruluyor ruh halim, bir yandan bir yana; içimde yağmur yağıyor.
Bir yanda toprak, diğer yanda rutubet kokusu…
Birbirine karışıyor, ıslak bir dokunuş, gözlerimde. Zıtlıklar, birlikte var oluyor, can buluyor.
Söylemek istediklerim birer damla gözlerimde, yanaklarımdan süzülüyor…
Bir ritim içerisinde koca bir sessizlik gibi yalnızlık, öylece durup izliyor.
Yorgun ayaklarını uzatıp, derin nefes aldığında zihninde canlanan bu düşünce, büyük bir gerçekliğin hayali yansıması. Ne ‘ben’ kalıyor, ne de ‘sen’. Kayboluyor koca bir ‘biz’.
Ama elbet her bir yağmurun ardından doğuyorsa gökkuşağı, bir matematik problemi gibi… Sonuçtur gökkuşağı, karabulutlar, gök gürültüsü ise gidiş yolu.

Yazı da kışı da içinde yaşıyor insan. Yapraklarım dökülüyorken yeşeriyor, sular duruluyorken akıyor, gürlüyor. Ama neticede, her yağmur ardında bir gökkuşağı barındırıyor; budur dileğim.